Silivri Facebook

Çıkarcı Olan Kim?
 
1-Profesyonel siyasetçi: Kendi menfaatlerini ve çıkarlarını, her şeyin üstünde gören, ahlak kavramına bünyesinde yer vermeyen, kalkındırmaktan önce kalkınmayı hedefleyen kişi.
 
2-Amatör siyasetçi: Kendi menfaatlerini gözetmeksizin,halkına ve yurduna hizmet etmeyi amaç edinmiş olan kişi. (%99’u maalesef profesyonel siyasetçi adayı)
 
Şimdi, siz seçin bakalım, bunlardan hangisi bu ülke için faydalı. Profesyonel olanlar mı yoksa amatörler mi?
 
Bunlardan hangisini seçersek seçelim,yollar hep aynı yere çıkacak. Çünkü, seçme hakkına sahip olanların, seçtiklerinden farkı olmadığını düşünecek olursak,sorunun sadece aktif siyaset yapanlardan kaynaklanmadığını anlamak hiç de zor olmaz kanısındayım.
 
Seçenin, seçilenden ne farkı var? Veya seçilenin seçenden farkı ne? Bunun sadece tek bir cevabı var,yok,yok,yok... Şöyle bir etrafınıza bakmanız ve siyasinin “vatandaşım” hitabını kullanırken ,aslında onunda bir vatandaş olduğunu hatırlamak kafidir herhalde.
 
peki hiç düşündünüz mü? Bu durumda, “vatandaşım” hitabını kullanarak, meydanlarda boy gösteren siyasetçinin de bir vatandaş, kendilerine meydanlarda hitap edenlere alkış tutan vatandaşlarında bir siyasetçi olduğunu kabul etmek gerekmez mi.Yani birbirimizden farklı olmadığımızı fark etmek bu kadar zor mu?
 
Konuyu biraz daha açarsak, kendi menfaatlerine siyaset yapanlarla,menfaat temini karşılığında, bir siyasi görüşün peşine takılanlar arasında ne fark var? O siyaset arenasında cirit atanlar, kendi çıkarlarını her şeyin üstünde tutanlar bizim aramızdan çıkmadı mı? Yoksa onlar, uzaylı türkücü Mustafa Topaloğlu’nun, Mars’tan gelen akrabaları da, ben mi farkında değilim.
 
Unutmayalım ki, siyaset, tıpkı bir insanın ayna önüne geçip, kendisine bakmasından farklı bir şey değil. Oraya çıkardığımız herkes, unutulmasın ki, halkın aynasıdır. tabi ki, halk da siyasetçilerin aynasıdır, tek farkla. Her an, siyasetçi adayı olanlar, aynaya baktıklarında geleceklerini, halktan gelip siyaset yapanlar ise aynada geçmişlerini görürler. Geleceklerine bakanların %99’u ileride olmak istedikleri yerleri hayal eder, hesap yapmaya başlarlar. Ya da, günlük menfaatlerle günü kurtarmanın yollarını ararlar.
 
Seçilmiş olanlar ise, aslında daha ilk günden aynayı kırarlar. Çünkü geçmişlerini görmek ve hatırlamak istemezler. Onlar halkın getirdiği yerde,onlar çıkar savaşında geride kalanlara hesap vermekten kaçarlar. Çünkü onlara hesap soracakların, çıkar duyguları onlardan az değildir ve sorgulamaları da, bu nedenle ağır olacaktır. biraz ağır olacağını düşündüğüm bir ifadeyi, anlatmak istediğimi daha iyi ifade edebilmek için kullanmak zorundayım. O da, siyasetçisiyle, halkıyla tamamen bir çıkar savaşı içinde olduğumuzdur. Bu çıkar savaşında galip gelenler, arkada kalanlara hizmet etme düşüncesinden çok arayı açma gayretindelerdir. Geride kalanlarsa, bir gün orada olup, galibiyetin gereklerini yerine getirmek ve gelinen yerin nimetlerini yaşama azmindedirler.
 
Öyleyse çıkarcı olan halk mı, yoksa siyasetçi mi diye soracak olursak, yumurtanın mı tavuktan, tavuğun mu yumurtadan olduğuna cevap bulmak gerekir.
 
İyi bir hafta geçirmeniz dileğiyle, HOŞÇAKALIN

Dikkat!

Yorum yapabilmek için üye girşi yapmanız gerekmektedir. Üye değilseniz hemen üye olun.

Üye Girişi Üye Ol