E yaz geliyor haliyle… Ruhen de ayrı bir havası var yazın… Ayrı bir bakıyorsun camdan dışarı, içinden sadece gezmek tozmak geliyor, işler de aksıyor... Yağmuruyla, güneşiyle, ülke klasik bir nisan ayı daha geçirdi. İlkbaharın havası da böyle işte son demlerini döküyor başımızdan aşağıya… Sabah camdan dışarı baktım gözlüğümü alayım dedim, aşırı güneşten dolayı, demez olaydım, aradan 2 saat geçti geçmedi kara bulutlar İstanbul’umun tepesine üşüştü. Gözlükte gözümde… Yok dedim bu nisanın havasına güven olmaz. Çevremizdeki insanlar gibi her an değişiveriyor… Ne olduğunu bile anlamıyorsun… Bu aslında her insan da var Nisan havası yani… Değişim, çevirme, kıvırma, hepsini söyleyebiliriz. Genelleme yapmak bir yandan istiyorum bir yandan da istemiyorum… Ama yapmam lazım… Yapmamın nedeni de şu:
1- İnsanoğlu doyumsuzdur. Bir şey isterim daha istemem der. Alırsın, sonra bir daha ister.
2- İnsanoğlunun beğendi ile beğenmediği çok şey vardır. Ama istemediği şeyi bile bazen istemem de yan cebime koy der.
3- Bir dostumuzu çok severiz kendini bize çok sevdirir. Bir süre sonra görüşemezsiniz ama ben dostumu çok seviyorum deriz. Ama gerçekten çok da sevmişizdir ama bir sebepten görüşemeyiz.
4- İnsanoğlu biraz da menfaatçidir. Bunu açıklamaya gerek yok anlayan zaten anlar.
5- Hep ben hep ben der. Bencillikte işin içine illa ki girer.
6- Bir şeyler yapar yapar sonra da yapmadım der…
Bunun gibi bir sürü şey sıralayabiliriz. Sıralama böyle sürer gider. Değişim yapısında var zaten insanın imaj değişikliği, kişilik değişikliği en önemlisi olgunluk, çoluk çocuk falan derken gidiyor işte. Doğru dememişler mi değişen tek şey değişimin kendisi. Ama dikkat edin, olduğunuz gibi kalın. İyi yönde değişimi hedef olarak belirleyin. Kimse istemez tabi kötü yönde değişmeyi ama dünya bile yuvarlak… İster istemez olup bitiveriyor… Kendiniz bile anlamıyorsunuz neyin ne olduğunu neydim ne oldum gibisinden…
O yüzden şu yüzölçümü bakımından büyük ama yaşayış bakımından küçük alanda yaptıklarınız yapacaklarınıza ders olmalıdır. Değişimlerinizden bile ders çıkaracak çok şeyiniz vardır. Önümüzde değişmekte olan çok şey de gözden kaçınılmaz… Dünya döndükçe de bu böyle devam edecek. Dünya yaşayışı, görüşleri, umutları, hayalleri her şey değişiyor… Nisan havası gibi…
Neyse yağmur başladı yine… Bende değişmeye başladım hüzün mevsimi karıştı içime… İlk satırlarımda güzel havalardan bahsederken bir anda başlayan yağmurla satılarıma sessiz, hüzünlü veda ediyorum. Bazen yazılarımı söylenmiş güzel sözlerle bitiriyorum ama unutulmaması ve akıllarda kalması için yineliyorum.
Neler değişmedi ki" Dünya dönerken, kendi ekseni etrafında dönebilene ne mutlu! Goethe