Silivri Siyaset Arenasındaki AKP

   İlk günlerinden başlayalım. Hani insanların, kavimler göçü gibi gittikleri; Ak partinin, kuruluş günlerinden başlayalım. İnsanların tanıştığı, kaynaştığı, o günlerinden başlayalım.

                          Silivri’yi ziyaret eden siyasilerin; ampulle, kadeh tokuşturdukları günlerinden başlayalım. Keşke hep öyle kalsaydı!

                           Her görüşten insanlar geliyor, her partiden vatandaşlar katılıyordu. Yeşil et lokantasında verilen yemekler geliyor aklıma. Dedik ya; her görüşün temsilcisi var.

                           İçki servisi yasak!

                          Ayran içinde tek rakı, Kola ve çeyrek votka! Az sonra, olay zaten anlaşılıyor ve daha o gece ayırışım başlıyordu. Solcu bir arkadaşımı da gördüm o arada ve sordum!

                          Sen ne arıyorsun burada?
 
                          Üyeyim!

                          Nasıl olur?

                          Sol kanadı temsil ediyorum!

                          Edemedi!

                           Ayrıştı.

                          Dışarıdan bakılınca birbirine kenetlenmiş koca bir aileyi görüyordunuz. 2004 Yerel seçimlerine kadar ayrışımlar devam etti. Partinin organik bünyesine uymayanlar gidiyor, gidenlerin yerine yenileri geliyordu Yerel seçimlerden zaferle çıkılmış, aile fotoğrafında herkes gülümsüyordu. İşte bu gülümseme sadece o fotoğraf karesini verecek kadar kısa sürdü!

                          Parti de; halktan, kopmaya başladı. Gülen bakışlar yerini; endişeli bakışlara bıraktı. Kısacık dönemde; son 50 yıla imzasını atacak işler yapılmıştı. Doğalgaz ve alt yapı çalışmaları tamamlanmış, Belediye binası 5 yıldızlı Tesis görünümünde inşa edilmiş. Cadde ve sokaklar yenileniyor, en uzak köylere kadar yollar asfaltlanıyordu!

                         Hiçbir şey, hep iyi gitmez zaten! Karabulutlar doluyor, rüzgârlar ters esiyordu, Doruklarda soğukluk hüküm sürüyor. Zemin kayganlaşıyordu. Zirvede barınma zorlaşıyordu.

. Belediye ile ilgili söylenenler gündemi belirler olmuştu. Kol kırılmıştı ama yen içinde kalmamıştı. Kimse kimseyi taşımıyordu. 2009 yerel seçimlerine gelindiğinde. Ayrışımın çatırtısı sokaklarda yankılanıyordu. Sessizce kaybedildi 2009.

                        Parti panik olmuş, endişe içersinde; nasıl davranmaları gerektiği konusunda ağır travmalar yaşıyordu. Hesabın kime kesileceği belli değildi.

                        Hesap kesildi!

                        Hesabı % 41 üzerinden Silivri ödedi! Aylarca unutuldu Silivri, Yatırımlar durdu.

                       Yeniden yapılanma sürecine girerken, halkla bütünleşme stratejisinde zorluk çekiliyordu. Parti yönetimi, anlaşılmaz bir telaş ve şaşkınlık içersine düşmüştü!

                        Esnaf ziyaretleri, 20 şer 30 ar kişilik gruplarla yapılıyor. Yenilginin verdiği telaş, onlara gövde gösterisi yapma gibi basit yöntemlere itiyordu. Oysa esnafla bire birde konuşulsa bütünleşmenin yolları çabuk bulunurdu.

                      İlçe Başkanı bir kahve içimi uğrasa esnafa?

                        Ya da; kapı önünde şöyle bir durup, içeri seslense; “kolay gelsiiinn!” “Buyurun gelin bir çay içelim” diye bir davet gelecektir… 30 kişiyle alamazsın, bu daveti!

                      Bakın bir örnek vereyim daha önce de yazdım. Yıl 1935; CHP, bir çıkmazın içinde. İzmir de bir örgütleniyorlar. 75 yıldır İzmir CHP! Oysa şu an parlamentoda örgütçülüğü en zayıf parti konumunda yine CHP! Peki, nasıl oluyor da Silivri de AK partinin üzerine çıkabiliyorlar?
                       
                    Bir dönem böyle kapanıyordu Ak partide. Şimdi yeni bir yönetim var.

                  Dışarıdan bakıldığında bir dinamizm göze çarpıyor. Belki de 2003 ten bu yana başa gelen en genç yönetim. Bu enerji boşa heba olmasın. İktidar Partisinin, İlçedeki bu genç yöneticileri önce; üst makamlarına, Silivri’yi anlatabilecekler. Sonra, dönüp Silivri’ye kendilerini anlatabilmeliler.

Anlatabiliyorlar mı?

Yukarıya bilemem ama Silivri’ye pek değil!

Ben anlatayım biraz:
                               
                 Hani, Seçimlerin ertesi günü durdurulan, bir alt geçit çalışması vardı; Selimpaşa’da. Onu yukarı iyi anlatmışlar ki;  çalışmalar yeniden başladı.

                  Boğluca deresi, kamulaştırma projesinin % 80 tamamlandı. Buna bağlı olarak gerçekleştirilecek olan E5 üstü projesinin ihalesi yapıldı. Başta Kavaklı Mahallesi olmak üzere; köylere, 37 km sıcak asfalt dökülmüş.

Çarşının göbeğinde; mumhane sokakta, yıllardır atıl halde duran bir bina var. Eski noterlik binası diye bilinir. Onarım ihalesi yapılıyor. İGDAŞ ve İSKİ gelecek. Sanırım, Silivri halkı ziyadesiyle memnun kalacaktır.

                   İSKİ deyince aklıma geldi köylerimize su kullanımında; % 50 fiyat indirimi sağlanmış, ecri misillerdeki kira artışın da %50’si geri çektirilmiş.

                   En önemlisi, Sayalar köyüne yapılacak okulun arsasının İBB’den tahsisi.
                  Gazitepe Mahallesindeki fabrikalara doğal gaz bağlanmış. Silivri 80 adanın ve 3 köyün imarlarının çıkarılmasında azami gayret sarf edilmiştir. Kulüpler Birliğine; Müjdat Gürsu stadının tahsisi gerçekleştiriliyor.

                     Şşşttt! Gençler bütün bunları siz mi yaptınız? Sormasak sizin anlatacağınız yok.
                     Siz anlatmazsanız, birileri çıkar “Biz Yaptık” diye anlatır.

                     Yukarıda saydıklarımı halk bilmiyor. Neden?

                    Bir kere; İlçe Başkanı, Ak parti ilçe Başkanı olarak değil, Önce halkın Metin Karakaş’ı olmalı. “İyi bir arkadaş, Metin Karakaş” Olarak halkın belleğinde yer almalı. Yoksa bu ilçeden bir sürü partinin ilçe başkanı geldi geçti. Parti binasında oturmakla, süt parası, kömür parası, dağıtmakla halkın sevgilisi olunmuyor.

                   Çıkın köylere ama 30 kişi değil! Üç kişi; bilemedin, beş kişi! O beş kişiden ikisi; o, gideceğiniz köyün gençlerinden olsun. Köylü şehre gelip; ikinci el otomobil fiyatını nasıl olsa öğrenir. “Metin bey, Yalçın ağabey, Yıldıray kardeş, İslam arkadaş ya da; Bakın, bizim Sezgin de burada” diye hitap etsinler. Görün bak ikinci gidişinizde; dönüş saatinizi hatırlayabilecek misiniz? Kısacası halkın içinde olun, halk olun!

                   Halkınıza, yanlarında olduğunuzu hissettirin. Bu gün halkın içinde olmazsanız, yarın, birileri tepeden inme, gelip başa geçtiklerinde. Suçu başka yerlerde aramayın vebali sizindir.

                    Kısacası koltuklarınızda rahat oturmayın. Dışarıda ayrışımın hazırlığı var.

                   Olacaktır da!

                   Genç yönetim! AKP’nin Silivri’deki yeni umudu sizlersiniz. Halkında umudu olun.

                    Şimdi soracaksınız!

                    Sizinle taban tabana zıt fikirleri olan biri bunları niye yazıyor?
 
                   Silivri’ye biraz yazık oluyor da; bilmem, siz görebiliyor musunuz?

                 
                    Küçük bir Not: Silivri çalışmaları ile ilgili alınan bu bilgiler: AKP Silivri İlçe Yönetiminin son altı aylık çalışmalarının bilgileridir. Dışarıdan alınan bu bilgilendirmelerde eksik ya da yanlış varsa özür dileriz.

                   

Dikkat!

Yorum yapabilmek için üye girşi yapmanız gerekmektedir. Üye değilseniz hemen üye olun.

Üye Girişi Üye Ol