Silivri Facebook

BİLİNÇALTI... (LÜTFÜ ERTÜRK)

 

            Bilinçaltı…

 

            Ne olduğu konusunda internet üzerinden binlerce açıklama ile ulaşabiliriz! Bizim, kısacası beynimizin bir nevi koruma programı diyebiliriz. Yani, istem dışı hareketlerdir…

 

            Geçtiğimiz hafta sonunda yapılan belediye meclis toplantısını canlı yayında izlerken aniden gelişen bir bilinçaltı atraksiyonunla karşılaştık…

 

            Ak Parti meclis üyesi Yalçın Yönet, belediye meclis salonunda garip bir şekilde yargılandı! Eh savunma hakkını da pek bir güzel kullandı. Savunmasını da; benim “Kadı” isimli makalemin içinde geçen bir cümle ile sonlandırdı.

 

             “önce kendi meclisinde ara sonra komşunda… Bulamadın mı? Çekinme beni ara…”

 

             Aniden, Belediye Başkanımızın bir tepkisiyle karşı karşıya kaldı Sayın Yönet!

 

Sayın Başkan tepkisini aynen şöyle dile getiriyordu;

 

             Bırakın bunları, böyle ucuz kahramanlıklara gerek yok, burası yeri değil” diyor…

 

              Yani, aslında ortada bir kahramanlık var! Kendisi de biliyor, bilincinde yer etmiş. Bilinçaltı ise bu fikrin derhal yok edilmesini sağlamak üzere harekete geçiyor…

 

              Kim bu Ucuz Kahramanlar?

 

              “Çekinmesin beni arasın” diyen adam.

 

              Diğeri de; bu sözü onlarca kişinin önünde kendisine ileten kişi.

 

              Hani tam da kendi kahramanlığını anlatırken, “nereden çıktı şimdi bunlar” diyerek bilinçaltı bağırmaya, tepinmeye, uyarmaya başlıyor. Çünkü beyin tamamen kahramanlığa endekslenmiş ve bir başka kahramanlık kokusu almaktadır. Bu ortam diğer kahramanlıkları kaldıramaz. Olmamalı zaten ve şiddetle karşı çıkılmalıdır.

 

              Ucuz siyaset diyebilir, ucuz gazetecilik diyebilir. Ucuz Dedikodu bile diyebilir.

 

              Yok!

 

              Algısında bunların hiçbiri yok! Sadece kahramanlık var. Öyle olunca da bizim ki biraz ucuz olacak tabi ki…  

 

              Olsun ben razıyım, ucuz pahalı fark etmez neticede bir kahramanım… Sayın Belediye Başkanımız öyle diyor işte…

 

              Bilinçaltına başka bir örnekle devam edelim…

 

              Evvelden, radyo ve televizyonlarda mehter marşları çalındığında; hemen hafıza yoklanır, bir bayram olup olmadığı sorgulanırdı!

 

              Yoksa fena…

 

              Ya ihtilal olmuştur, ya da savaş çıkma hali vardır. Yşte böyle durumlarda bilinçaltı devreye girer, eve yiyecek stoklamaya, zaruri ihtiyaçları belirleyerek bakkallara, dükkânlara koşmaya başlardık.

 

               Bundan böyle mehter konusunda bilincimizin altı üstüne gelecek gibi duruyor! Ne zaman bir mehteran bölüğü görsem, bir mehter marşı duysam hiç telaş etmiyorum… Sakince etrafıma bakınıyor, açılışı yapılacak bir iş yeri arıyorum… Bu günlerde market açılışlarına sıkça çağırılıyorlar. Tabi ki parasıyla…

 

Günün sözü olarak seçtim:  "Büyük ülkelerin terörüne savaş, küçük ülkelerin savaşına da terör denir" Peter Ustinov

Dikkat!

Yorum yapabilmek için üye girşi yapmanız gerekmektedir. Üye değilseniz hemen üye olun.

Üye Girişi Üye Ol