Böyle tanımlıyor Türk Dil Kurumu sözlüğü ‘HIRS’ denilen hastalıklı kelimeyi.
Özellikle kullandım ‘hastalıklı’ kelime diye… Uzun yıllardır bu kelime kimlerin adının yanında çok kullanılıyorsa, o insanların çok da sağlıklı düşünemediklerine şahit oldum.
Siyasette olsun, ticarette olsun, sporda olsun, hangi alanda olursa olsun ‘hırsını dizginleyemeyen’ birçok insan tanıdım. Bu zavallı insanların ( küçük hesaplar yaparak ) kısa bir süre için kendilerini kazanan taraf olarak değerlendirdiklerine ‘üzülerek’ şahit oldum.
İki farklı açıdan değerlendirmek gerekli bu kelimenin anlamını;
Bazıları için kelimenin ‘ilk anlamı’ önemlidir. Onlar ‘Maddi kazanım’ elde etmiş olabilirler… Ya da içlerinde şöhret, sıfat, mevkii sahibi olanları vardır.
Bazıları için ise kelimenin ‘ikinci anlamı’ geçerlidir. Onlar haksızlıklar karşısında hırsından ağlamış, hiç hak etmedikleri davranışlara maruz kalınca da bazı kimselere öfkelenmiş olabilirler!
Aşağıdaki satırları dikkatlice okuduktan sonra ‘Aşırı hırs’ konusunu bir kez daha düşünmekte yarar var! Okuyun ve beş dakika düşünün lütfen! Sizce de öyle değil mi?
KRAL MEZARI
Nice krallar gelmiş bu dünya hanına
Vaktiyle hepsi katılmış göç kervanına
Saraylarının kubbesi altın varak imiş
Şimdi yastığı taş, yorganı toprak imiş
* * *
Bunlar ki beğenmezlerdi nice sarayları
Şimdi penceresiz topraktandır dört duvarı
Ne ihtişamlıymış mermer sütunlu konakları
Şimdi yerlerinden yükselmiş buğday başakları
* * *
Yüzlerce hizmetçileri varmış yanlarında
Şimdi karıncalar nöbet tutar mezarında
Nerde köşkünde gezinen o ay yüzlü dilberler
Kemiklerinden dahi kalmamış hiçbir eser
* * *
Emrine tabiymiş Rumu, Yemeni, Çini
Şimdi kovamaz üstünde yatan güvercini
Nice ülkeler onlar için birer vilayetti
Şimdi iki metrelik toprak olmuş mülkiyeti
* * *
Ordularıyla meydan okurmuş tüm cihana
Şimdi sırt üstü yatar yenik düşmüş zamana
Ey Turabi! Arif olana şu söz kafidir
Mal, şan, ihtişam fani bir tek ALLAH bakidir!
Turabi Cemil Metin
Divan-ı Turabi’ den 2006