Silivri’de Siyaset ÇÖP’e atıldı (Servet Yıldırım Yazdı)

Gazetemizi takip eden ve Silivri’de yaşayan herkes bilir bunu. Son bir haftadır gazeteciler olarak CHP ve AKP arasında gidip geliyoruz. Ben böyle ihale ne duydum nede gördüm arkadaş… yok hani çok ihale haberi yaptık takip ettik ama böyle sansasyonel olanını görmedim. Bundan birkaç ay önce yapılan örgüt toplantılarında ve Silivri Belediye başkanı Özcan Işıklar’ın yaptığı köy ve mahalle ziyaretlerinin bir çoğunda halk çöplerinin alınmadığından şikayetçiydi. Hatta gazetelerde ağzına kadar dolu, yerlere yayılmış bir sürü çöp konteynırı gazetelerde yer aldı. hal böyle olunca belediye de Silivri’yi çöpten kurtarmak adına bir ihale düzenledi. İhaleye 3 firma katıldı.

Bütün firmalar harıl harıl ihale dosyalarını hazırlayıp, gerekli çalışmaları yaptıktan sonra girmişler ihaleye. Öyle küçümsenecek cinsten de bir ihale değil hani bizimkisi. Jet-Tem- ARÇ temizlik şirketi 33.496.089.45 TL, Merkez İnşaat 36.430.540,90 TL, Alsan Akaryakıt ise 34.861.607.32 TL teklif vermiş bu ihaleye. Dosyalar sunulmuş komisyona ve incelenmeye alınmış.. aaaa bir de bakmışlar ki en düşük teklifi veren 3 ortaklı Jet- Tem firmasının 14 kalemde yetersizliği var. Alsan Akaryakıt ise isteksiz. İhale tam Merkez inşaata kalacakken, Jet- Tem’in sahibi jet gibi yetişmiş savcılığa “benim dosyamdan evrakımı çaldılar, benim eksiğim yoktu” diye.

 

İşte ne olduysa bundan sonra oldu. Belediye başkanımız Özcan Işıklar’ın bile ihalenin ne zaman yapıldığından kimlerin girdiğinden haberi yokmuş. Onun olmayınca tabi Silivri halkının da olmadı bu ihaleden haberi. Sessiz sedasız yapılıvermişti. İhaleyi hep beraber Temizlik işlerine yapılan polis baskını ile öğrendik. Aslında baskın demekte doğru değil. (Biz ne baskınlar gördük) dosyası iptal edilen firmanın savcılığa yaptığı şikayet üzerine bir iki polis ihale dosyalarının fotokopisini aldı. ulusal ve yerel basın bu anı saniye saniye takip etti. Çünkü fısıltı gazetesinin manşetinde “Göz altılar bekleniyor” yazıyordu. Ama aradan geçen 4-5 günlük zamana rağmen herhangi bir gözaltı yaşanmadı. Ve bu süreçte Silivri’nin siyasi kazanlarında ÇÖP kaynatılmaya başlatıldı. Kaynadıkça pis kokular yayıldı etrafa ve herkes bu kokudan rahatsız oldu. Kimileri şikayetçi firmayı haklı buldu, kimileri belediyeyi haklı buldu, kimileri bu işten birşey çıkmaz dedi.

 

Ve kaynayan bu kazanların fokurtuları siyasi partilerden duyulmaya başladı.

İlk açıklama CHP Silivri ilçe örgütünden geldi. Silivri Belediye başkanı Özcan Işıklar’ın da bütün kurmayları ve birim müdürleri ile katıldığı toplantıya CHP Silivri İlçe başkanı Selami Değirmenci’de tam destek vererek yoğun bir katılımla yaptı toplantıyı. Toplantıdan çıkan sonuç, başkan Işıklar ve yönetiminin hata yapmadığı ve yapmayacağı kanaati ile suçsuz bulunarak örgüt mahkemesince alkışlanarak serbest kalmasıydı. Işıklar örgütün desteğini almanın mutluluğu ile kararlı bir şekilde toplantıdan ayrıldı.

 

Ertesi gün ise Ak Parti’de kaynayan ÇÖP kanından ikramlar konuldu önümüze. Bu ikramda kullanılan malzemeler çok farklıydı ve pişirme şekli de değişti. İlçe başkanı Metin Karakaş’ın yönetiminde düzenlenen basın toplantısından çıkan sonuç ise, belediye ile ilgili bir sıkıntının CHP ilçe örgütünde toplantı yapılarak açıklanmasının yanlış olduğu ve gerçekleşen ihalenin sessiz sedasız yapılmaması gerektiği idi. İstenen davullu zurnalı bir duyuru ile herkesin katıldığı şeffaf bir ihale olmasıydı. Belediyenin şu anda da çöp işini yapan Merkez İnşaat’ın daha ihale bitmeden sanki ihale kesin ona kalacakmış gibi birkaç ay önceden hazırlıklar yapıldığına dikkat çekildi. Ve ilginç de bir tavsiyede bulundu Karakaş, “ Işıklar aklanan kadar, görevini vekaleten devretsin” açıkçası komik geldi bana. Biz böyle esprilere alışkın değiliz başkanım… işte böyle.

 

Aslında yazacak çok şey var ama zamanla anlatmaya devam edeceğim bu konuyu. Silivri’de ÇÖP’ e atılan siyaseti bir kenara bırakarak. Ben gözlerimi ve kulaklarımı bu işin hükmünü verecek olan Savcılığa diktim. “Ben sizin babanızım. Ben ne dersem o olur” diyen devlet babadan cevap bekliyoruz…bir an önce cevap gelse de herkes derin bir nefes alsa hadi bakalım hayırlısı…