Silivri Facebook

CANIM YAZI YAZMAK İSTEMİYOR...
Halbuki, YILGINLIK ve YIKILMAYI, asla kabul edemeyen yapımı çok iyi bildiğini sanıyor, yazmanın son bulduğu an yaşamanın anlamı kalmayacağını da beyinde şartlandırmış birisi olarak gerçekten içten söylüyorum, CANIM YAZI YAZMAK İSTEMİYOR !..
           BU GÜZEL ÜLKEM’İN görüntüsü ve yaşanan olayların çirkin ve çileli manzarası, bize hiç mi hiç yakışmadığı için, artık hazmedemediğim için olacak, bu hisse kapılmış olmalıyım…Çünkü, şu birkaç olaya bakınca dahi, kafi geliyor nedeni ve niçini !..
           Saygı ve sevginin yok sayıldığı insanlar hiç değildik…
           “Münevver” isimli 17 yaşın da gencecik bir kızımızın, arkadaşı ve zanlı “Cem Garipoğlu” tarafından başı kesilip çöp kutusuna atılacak kadar vahşileşeceği, kimin aklına gelirdi ki…
           Maşallah bir, genel yerel seçim yapıldı, Anadolu’mun bir çok yerin de kan gövdeyi götürdü…Bu ne hayasızlık bu ne hırs, bu ne gözü kan bürümüş hal…Nerede, Cumhuriyet ve Demokrasi , Hürriyet sevdalıları!..
          Yolun da yordamın da belki biraz hava kararmışken yürüyen anne-kızın, şehir şakisi ve gözü dönmüş alçaklarca yolu kesiliyor, ormana götürülüyor, adice ve şerefsizce tacizden sonra direnen kızı öldürülüyor, annesi de öldü sanısıyla oradan def oluyorlar, Zorla ve sürünerek yola çıkan anne, figan feryatlar için de çıldırmış hale geliyor…
          Gasp, darp ve soygun, şakilik ve görünen veya maskelenen pislikler, artık yaşantının bir parçası olmuş…Acı acı düşünüyorsunuz, NEDEN !..
          ERGENEKON denen olay ve davanın üstünden tül perde sıyrıldıkça
serilen ve saçılan görüntüler doğrusu mide bulandırıyor…
          Ancak yaşın yanın da birçok kuru da zan veya gözlem altın da, belki de onurlarının kahrını yaşamak zorun da kalıyorlar !
          Trafik deseniz, her gün düzeleceği yer de, şımarık ve başı boş serseri mayınlar gibi ÜLKEMİN yolların da, bir baştan bir başa kan dökmede can alma da, ocakları yakıp yıkma da…
          Gözü kanlı terör odakları, daha dün İstanbul’un göbeğin de Bostancı da, genç Em.Amiri Semih Balaban’ı ve yolda merakla bakan 16 yaşındaki Mazlum Şeker’i şehit etmediler mi…Daha nice yüzlerce vak’a…
          Tek çare, YARGI ve ADALET’in keskin kılıcıyla, HUKUK kurallarının, tarafsız ve yansız en seri ancak en etkin şekil de yürümesi ve çalışmasıdır…Yoksa, yaşam krizi toplumu canından bezdirecek…Hiç hak etmiyor aslın da BU YÜCE MİLLET, bu YAPAY GÖRÜNTÜLERİ…
    
            

Dikkat!

Yorum yapabilmek için üye girşi yapmanız gerekmektedir. Üye değilseniz hemen üye olun.

Üye Girişi Üye Ol