FATURA IŞIKLAR'A KESİLDİ
30 yılı aşkın bir süredir siyasetin içindeyim. Gazetecilik mesleği ile de aşinalığım aynı yıllarda başladığı için 1970 yılların son yarısının ortalarından beri  yerel ve bölgesel olarak siyasi olayları takip etme ve gözlemleme şansı buldum. Tabiî bir çok organizasyon eksiklikleri ile de karşılaştım bu süreçte. Fakat cumartesi günü yaşanan kadar basit  ve utanç verici bir olay yaşamadım.
Konu kahvaltı,  çay ve bir şişe su meselesi değil. Olayı daha basite indirgeyip özetlersek size şu örneği verebilirim. Ben arkadaşlarımı evime davet ediyorum ve ailemle birlikte sabah kahvaltısı yapacağız. Gelen arkadaşları davet eden ben olmama karşın kapıda ailemden birileri karşılıyor. Sonra arkadaşlar masaya oturuyor ve davet sahibi olarak ben gelip hiçbir misafirime “ Hoş geldiniz “ deme zahmetinde bulunmuyorum. 
Daha sonra evin çalışanları servis yapmaya başlıyor. Misafirlerin bazılarına servis veriliyor çatal ve bıçak yok, bazılarını çatal ve bıçak veriliyor servis yok. Davete 10 dakika geç gelene ise hiçbir şey yok. Daha sonra içecek servisi başlıyor. Çaylar ve sular ev sahiplerine dağıtılırken , davete icabet edip gelenlere su bile yok. Misafirler bu garip olayı 1 saate yakın izledikten sonra alıp başlarını çekip evi terk ediyorlar. Olayın özeti işte bu.
AYDOĞAN ŞEF GARSON, YILMAZER KOMİ Mİ?
Büyük bir  organizasyon parti teşkilatından ve belediyeden çok önemli isimler orada. Bir güç gösterisi yapmak istiyorsunuz  CHP ve belediye yönetimi olarak çok belli. Fakat size bunu sağlayacak olan, kamuoyuna duyuracak olan kesimin basın olduğunu atlıyorsunuz. Bütün bunları da geçtik. Ya insanın gözüne baka baka yapılan hareketlere ne demeli?
Garson tepsiye 8 tane çay doldurmuş bir belediye başkan yardımcısının bulunduğu masanın yanından geçip gidecekken başkan yardımcımız garsonu elinden çekerek “ Önce bu masaya vereceksin “diyor ve 5 tane çay o masaya indiriliyor. Diğer üç çay fincanı ise misafirlerin bulunduğu bölümden geçerek belediye personeline gidiyor. CHP’nin Silivri  İlçe Başkanı Muharrem Aydoğan ise  en az dört kere servisin yapıldığı alana gidip kapıdan içeriye direktifler yağdırıyor. Aydoğan’ı o anda orada tanımayan biri olsa hiç kuşkusuz salonun şefi zanneder.
 Belediye de sanırım İdari İşler Müdürü olan Olcay Yılmazer’e ne demeli?  Başkan yardımcısına  yaranmak için önce koşup servis odasından suları getirip, sonra bir hamle daha yaparak 5 bardağı kaptıktan sonra su servisi yapıyor. Bununla da yetinmeyip yan masadakilere de su servisine devam ediyor. Yani onu tanımayan biri de görse salonun komisi sanır. İşte tüm bu komediyi bir saate yakın izleyen misafir basın mensupları daha fazla dayanamayarak olay yerini terk ediyorlar.
HİÇ KİMSE KİMSENİN EMİR ERİ DEĞİL
Yerel gazeteler Pazar günleri çıkmadıkları için cumartesi günü ilçemizdeki ve bölgemizdeki gazetecilerin tatil günüdür. Yani 100. gün basın toplantısının yapıldığı cumartesi günü gazetecilerin izinli olduğu bir gündü. Herkes bir çok programını iptal ederek oraya geldi. Kamu adına görev yapmanın birincini taşıyarak. Fakat uğradıkları muamele tabiî ki hiçte yenilip yutulur olmadığı için olayı protesto ettiler.
FATURA ÖZCAN IŞIKLAR’A ÇIKTI
Başarılar ve başarısızlıklar hiçbir zaman askere çıkmaz. Başarıda ve başarısızlıkta da fatura komutana kesilir. Bu olayda da durumdan hiç haberi olmamasına karşın tüm fatura maalesef her zaman olduğu gibi Özcan Işıklar’a kesilmiştir. Oysa Işıklar ve ekibi bir gün önce basını ziyaret ederek, bir akşam önce de basın günü dolayısı ile basın mensupları ile samimi bir havada yemek yiyerek sohbet etmişti. Ne oldu da bir gün sonra böyle bir olay yaşandı  bunun sorgulamasını Işıklar ve ekibi kendi içinde yapmalıdır. Bu olayı sadece iş yerinin eksikliğine bağlamak kendinizi kandırmak anlamına  gelir. Maalesef Silivri Belediyesi’nde hala kraldan çok kralcılar meydanda cirit atmakta. Bence Işıklar önce buna bir çözüm bulmalıdır.
GECİKEN BİR ÖZÜR
Türkiye Futbol Federasyonu İstanbul Temsilcisi Yemen Ekşioğlu’nun  Silivri Amatör Kulüpler Derneği’nin tertip ettiği gecede kulüp başkanları ile buluştuğu toplantıya Belediye Meclis Üyesi Bora Balcıoğlu’nun katılmadığı yazmıştım. Daha sonra Balcıoğlu’nun o akşam bir işi dolayısı ile Tekirdağ’da olduğunu ve bu yüzden toplantıda bulunamadığı Amatör Kulüpler Dernek Başkanımız Rıdvan Sırdaş’tan öğrendim. Bora Balcıoğlu kardeşimden bu konuda özür diliyorum.

Dikkat!

Yorum yapabilmek için üye girşi yapmanız gerekmektedir. Üye değilseniz hemen üye olun.

Üye Girişi Üye Ol