İşte listede adı geçen starlar ve üstlendikleri görevler;
YOKSULLUK VE AİDS: Bob Geldof, Bono, Beyonce, Angelina Jolie, Brad Pitt, George Cloney, Matt Damon, Ashley Judd, Natalie Portman.
KÜRESEL ISINMA, İKLİM DEĞİŞME VE ÇEVRE KİRLİLİĞİ: Woody Harrelson, Leonardo Di Caprio, Brad Pitt, Keanu Rewes.
AİLE İÇİ ŞİDDET: Salma Hayek.
BESLENME VE SAĞLIK: Maria Carey, Natalie Ibmruglia, Gwyneth Paltraw, Paris Hilton.
SAVAŞ KARŞITI: Susan Sarandon, Sean Penn
UNİCEF: Ricky Martin, David Beckham, Jackie Chan, Susan Sarandon, Danny Glover, Shakira gibi gönüllüler Hollwood’un ünlü sanatçılarından oluşuyor.
Bizim devamlı ekranlarda izlediğimiz ünlü sanatçılarımızın bu konuda ki düşüncelerini bilemiyorum ama bildiğim tek şey; birbirleri ile zaman zaman darılıp barışmaları canlı Tv yayınında birbirleriyle söz düellosuna girip seyircinin bilmemesi gerekli özel konularının ortaya dökülmesini sağlamaları, estetik ameliyatlarla giderek birbirlerine benzemeleri, uyuşturucu kullandığı tespit edilerek 24,5 yıl hapsi istenenler gibileri, “NÜ” denilecek kadar açık saçık giyinmeleri aklıma geliyor. Belki de tesettür kıyafetleri buna tepki olarak ortaya çıktı ve çoğaldı…
Erkek sanatçılarımız kadınlara nispetle daha temkinli hareket etmekle birlikte aralarında sosyal aile yapımıza ters düşen hareketlerle Tv kanalında yaptığı fevri hareket ve konuşmalarla kendi programının kapanmasını sağlayan ve gece kulüplerinde gövde gösterisi yapıp aldığı aşırı alkol ile kendini dağıtanları hatırlıyorum…
Tabiî ki tüm ünlü sanatçılarımız böyle değil özellikle TRT sanatçılarımız gerek özel yaşantıları gerekse müzikal anlamda aradaki farkı her zaman ortaya koyuyorlar.
Sanatçının toplumun en önündeki kişi olduğunu, gerek sanatı gerekse kişiliği ile bir “ÖRNEK OLMASI” gerektiğinin altını çizmek istiyorum.
Yine sanatçının bir görevi de; toplumun sorunlarına sırtını çevirmeden eğitici rolde olmaları ve sorunu mevcut maddi ve manevi yanıyla kişisel imkânlarını kullanarak ortadan kaldırıp yaşanılır bir dünya, bir ülke yaratabileceklerine inanıyorum.
Müzik sanatçılarımızın doğuya gidip, köy çocuklarına, taşların ve toprağın üzerine kurdukları orkestrayla bir opera parçası dinlettikleri gibi.. Mahsun Kırmızıgül’ün ses sanatçılığının yanı sıra senaristliğe de yönelerek memleketimizin en ücra köşelerinde neler olup bittiğini “GÜNEŞİ GÖRDÜM” filmiyle seyirciye Türkiye gerçeğini gösterdiği gibi..
Aslında bizim sanatçılarımız isterlerse Hollwood sanatçılarını her konuda gölgede bırakabilirler. İşte size en canlı ve en sıcak örnekler.. 22 gecesini 23 Nisan’a bağlayan saatlerde Kanal D’de Cem Davran ve Özgü Namal’ın yönettiği, Emre Altuğ’un da arka planda modorotörlük yaptığı “BİR ÇOCUK DEĞİŞİR, TÜRKİYE DEĞİŞİR” adını vurguladıkları ve bütün illerimizi bir eğitim yarışına sokarak iki saat içinde yaklaşık 20.000 çocuğumuzun eğitimine katkıda bulundular.
Nasıl mı?’’BABA BENİ OKULA GÖNDER’’ kampanyasını başlatan Doğan Gazetecilik İcra kurulu üyesi Tijen Mergen’in bir süre evvel başlattığı ve onun kurduğu düzen üzerine büyük bir özveri ile devam edilen gecede eğitim gönüllüleri olarak; Acun Ilıcalı, Tan Sağtürk, Zuhal Olcay, Yavuz Bingöl, Emre Kınay, Beren Saat, Melike Demirağ ve Aysun Kayacı gibi ünlü isimlerin yanı sıra Güneri Civaoğlu, Kürşat Başar gibi önemli iki gazetecimiz stüdyoda yer alan Türkiye haritası üzerinden kendi doğdukları illere seslenerek adeta geceyi eğitim yarışına soktular ve neticesini de aldılar.. Hem de geceyi dramatize etmeden, şarkılarını söyleyerek, Cem Davran ve Özgü Namal’ın esprili konuşmalarıyla neşe içinde ortaya koydular…
Özellikle; ünlü baletimiz Tan Sağtürk’ün 10 sene evvel Diyarbakır’da kurduğu bale okulu talebeleri ile geceye katılarak “KUĞU GÖLÜ BALESİ” sergilemeleri gurur vericiydi. Hele, hele bu okulda eğitim gören Diyarbakırlı çocuklarımızın barkovizyon aracılığı ile gördüğümüz, eğitim yoluyla neler öğrendiklerini büyük bir heyecan ve samimiyetle anlatması ibret vericiydi.
Cem Davran, Tan Sağtürk, Acun Ilıcalı, Yavuz Bingöl ve Emre Kınay’ın Türk Eğitim Vakfı’na yardım ve benzeri konularda her zaman yer aldıklarını gözlemliyor ve bu beşliyi ayrıca kutlamak istiyorum.
Bu vesileyle Atamızın Türk çocuklarına armağan ettiği ve bütün dünya çocuklarına kucak açtığı 23 Nisan Ulusal Egemenlik ve Çocuk Bayramı tüm çocuklarımıza bir kere daha hayırlı olsun diyorum.